Yeme içme ve bazı yiyeceklerin faideleri
Marifetname'den alınmıştır
Vücut sıhhatine ait olan yeme ve içmenin âdâb ve kaidelerini ve bazı yiyecek ve meyvelerin fazilet ve faydalarını bildirir.
Ey aziz, malûm olsun ki, muhaddisler demişlerdir ki: Peygamberlerin (selâm
onlara olsun) âdetleri sürekli arpa ekmeği yemektir. habib-i Ekram
Sallallahu aleyhi ve sellem hazretlerinin yediği çoğu zaman o ekmek idi.
Veya ince buğday ile karışık olan arpa ekmeği idi. Arpa ekmeği ile üç gece
ard arda doymayıp çoğu vakitleri aç ve susuzdu. Şu halde tenbih ve beyan
buyurmuştur ki, gündüz beyazlığı ve gece karanlığı içinde ikişer kere yemek
ve içmek israf ve illettir. Et yemek ve çorba içmeye devam etmek kasvet
verir. Kırk gün kadar et ve yağlı yememeye devam etmek ahlakı bozar,
tabiatı değiştirir. tok karnına yemek ve susamadan su içmek vücut sıhhatine
zarardır. Nitekim, gereksiz gülmek insanı mahcup eder. Uykusuz gece ve
gündüz ona tembellik verir.
Sıhhatini korumak isteyen tokluğa devam etmeyip, açlığı kadar yemekle
lezzeti bulur. Firdevs ziyafeti için kudreti kadar aç kalsın. Ta ki, aklı
saf, göğsü geniş ve kalbi nurlu olsun. Mümkün oldukça gıdayı aklına
getirsin. ta ki, bedeni sıhhat ve tabiatı kuvvet bulsun. Akşam yemeğini
terk etmesin ki, uzuvları düşkünlükten emin olsun. Türlü nimetlerle renkli
servetleri birleştirmeyip, bir yemek üzerine devam etsin. Ta ki, cismi
sıhhat ve sürura, kalbi hayat ve huzura yetsin. zira ki her hastalığın aslı
tokluk, her davanın aslı açlık olduğu tecrübe edilmiştir. Edeple sadece
ekmek yiyenin bedeni, ömrü oldukça sıhhat ve afiyette bulunmuştur. Edep ise
açlıktan sonra yemek ve doymadan sofradan kalkmaktır. şu halde, az yeme ve
içmenin dünyevî derecesi karnın üçte birini yemek, üçte birini içmek ve
üçte birini teneffüs için ayırmaktır. Orta derecesi yeme ve içme ile ancak
karnın yarısı dolmaktır. En üst derece yemesi hasta yemesi; uyuması suda
boğulanın uykusu olup, huzur lezzetini bulmaktır. Tokluk üzerine yemekten
kaçınmak mühim ve lüzumludur. Zira ki o, israf ve haram olduğundan başka
abraşlık verici, hastalık ve düşkünlüğe sebeptir. Huzura gelen yemek ve
içeceği ayıplamasın. Eğer iştihası var ise yesin. Ancak terk edip
söylemesin. Bir kişinin yemeği iki kişiye yeter. Nitekim iki kişinin yemeği
dört kişiye, dört kişinin yemeği sekiz kişiye yeter.�
Bazı yiyecek ve meyvelerin fazilet ve faydalarında nice Hadis-i Şerif varit
olmuştur. Nitekim Cibril-i emin Aleyhisselâm, Habib-i Ekrem Sallallah-u
Aleyhi ve Sellem Hazretleri4ne keşkek yemeği işaret kılmıştır. O zaman onu
o, yiyip, kuvvet, cima ve gece namazı için otuz kırk adım kadar güç
bulmuştur. O'nun yanında bütün yemeklerden arpa ekmeği, mercimek çorbası ve
su kabağı daha iyi ve sevgili olmuştur. Zira ki, Allah4ı andıkça ondan
kalbi rikkat bulmuştur. Etten dimağ, kulak, göz uzuvlar ve diğer cüzler
kuvvet almıştır. Etin iyisi omuz eti ve sırt etidir ki, hasta kalbi düzeltir
ve hüzünlü kalbi rahatlatır. Katıkların en faydalısı, sirke olmuştur. Hurma
ve üzüm meyvelerden olup katık rütbesini dahi bulmuştur. Üzümü ekmekle
yemek tatlı ve güzel koku verenden reddetmeyip tatmak ve koklamak haberde
gelmiştir. Mübarek balı sabah ile aç karna yiyen ve içen her hastalığından
şifa bulmuştur. Hazret-i Peygamber' e bütün meyvelerden kavun, karpuz ve
taze hurma; içeceklerden, soğuk ve tatlı olanlar lezzetli gelmiştir. Pirinç
pilavı yerken, 'Peygamber' e Salat ve selâm olsun' lazım olmuştur. Zira ki,
pirincin nuru cevherinden meydana gelmiştir. Hadis-i Şerif varid olmuştur
ki: 'Her kim ki baklayı kabuğu ile yer, onda o kadar hastalık çıkar gider.'
Şüniz ki siyah tanedir, o ölümden başka her hastalığa şifadır. Peynir ve
cevizi yalnız yemek hastalık verir. Lakin ikisini birleştirene şifa verir.
Kuru üzüm yemek kokuyu güzel, rengi saf eder. Balgamı keser. Sinire kuvvet
verir. Onu yiyen çekirdeklerini atsın ki, o zararlıdır. Üzümü tane tane
yemek güzeldir. Sefercel, kalbe cila, zekâ ve korkağa cesaret vermede
bedelsizdir. Onu pilav ile yiyen hamilenin çocuğu üstün ve güzeldir. Narı
iç kabuğu ile yemek mideyi temizler. İncir yemek kulunçtan kurtarır. Kalbe
incelik verir. Mübarek karpuz, her yemekte olan lezzeti toplamıştır. Onun
eti, çekirdeği ve kabuğu bütün uzuv ve kuvvetlere faydalıdır. O, yemek,
içmek ve reyhandır. Karın ve mesaneyi temizler. Bel suyuna bereket ve şehvete hareket verir. Kokusu güzel olup, baş ağrısını yatıştırır. Deriyi
temizler ve süsler. Göze hiddet, yemeğe iştah ve lezzet verir. Susuzluğu
giderir. Bağırsak kurtlarını öldürür. Yetmiş hastalığı çıkarır. Bedene
faydalıdır.
Hıyarı tuz ile, cevizi tatlı ile yemek sünnettir. Meyveleri mevsiminde çok
yiyen ve sonra azaltan sıhhat bulur. patlıcanı yumuşatır, süsleyerek, deva
niyeti ile yemek illeti giderir, hikmet verir. Dimağa kuvvet, cimaa kuvvet
ve şehvete hareket verir. İnce baklalar, karpuz, kereviz... bunlar Hazret-i
İlyas'ın yemeğidir. Hafızayı güçlendirir, deliliği ve cüzzamı önler. Ak
mantar ki, bir tür Çemen' e benzer. Suyu göze şifa verir. Siyahı iyidir, bir
yere giren oranın soğanından yesin. Ta ki, o yerin vebasından emin olsun.
Pişirilmiş soğan ve sarımsak yiyen lezzet ve kuvvet bulur. Pişmemişi
yemesin ki kokusundan melekler incinir. Toprak yiyen kendini öldürendir.
Zira ki o, mideyi bozar, rengi sarartır, bedeni helak eder. Hadis-i Şerif
gelmiştir ki: 'Üç şey sineye sürûr ve bedene sıhhat verir. Biri güzel koku
koklamak, biri bal şerbeti ve biri güzel elbisedir.' O Hazret-i Peygamber
ki, doğru söyleyendir. Zira ki, 'insanlar elbise ile iltifat görür' sözü bu
mânâyı tasdik etmiştir. Şu halde insanlar elbise ile süslüdür. Takva
elbisesi ise hepsinden daha güzeldir. Cismi canı korur.
|