Tasaavvufta hiç olmak ve Nihilizm
Düşünceler ve fikirler negatif yanları ve pozitif yanlarıyla her zaman tartışma konusu olmaktadır.
Hiç olma mevzusu ise Tasavvfta "Hiç olmak" ve Nihlizimde "Hiççilik" adı altında olumlu ve olumsuz yönleri ile ele alınır. Tasavvuf hiçlik durumunu olumlu, Nihilizm ise olumsuz yönüyle ele almıştır.
Nihilizm'de kısaca: amaç her türlü özgürlük adı altında istediğini yapma, istediği gibi davranma, metafizik ve ahlaki güçleri yok sayan, mevcut olan değerlere ve düzene karşı çıkan, hiçbir iradeye boyun eğmeyen, dünyada hiçbirşeyin anlamı ve önemi olmadığını savunan görüştür.
Nefsin her istediğini yapmak ve ahlaki değerleri yok sayarak hiç birşeye inanmayan bu akım içgüdülerini adeta ilah edinmiş, toplumda büyük suçların ve ahlaksızlıkların işlenmesine neden olmaktadır. Nihlizm'de hiç olan ne kadar ahlaki kural varsa bunları kabul etmemektir.
Hiç, tasavvufta derin anlamlı bir kelimedir. Ama bunun yanında öz ve açık bir anlama da sahiptir. Sadece bu anlamı ile vahdet-i vücut düşüncesini de taşıyabilir: Öz ve açık anlamı ile ‘Hiç’, kişinin kendi nefsinin ve varlık âleminin yok olduğunu, asıl var olanın yalnız Allah olduğunu anlatır.
‘Hiç’ Allah’tan başka gerçek varlık [mevcud] yoktur, demektir.
Öncelikle kişinin varlığını, nefsini inkâr eder. Tek gerçek varlığın Allah Teâlâ olduğunu vurgular.
‘Hiç’ olduğunu günde birkaç dakika tefekkür eden bir kişi bir başka insana karşı kibir, küçük görme, haset, nefret, intikam, çekememezlik gibi olumsuz duyguları duyamaz. Duysa da bunlar ‘Hiç’ tefekkürü ile yavaşa yavaş erirler ve yok olurlar.
Ben ‘Hiç’ olduğuma göre bu tür olumsuz duygularım benden de hiçtirler. Hiçliğini duyumsayan bir insanda varlık ve benlik kalmaz. Dünyaya karşı şehveti sakinleşir. Başka insanlara karşı olumsuz duygular duyması için bir nedeni de olmaz. Böyle olunca da insanların psikolojik ve sinir rahatsızlıkları da ortadan kalkar.
Günümüzde imanın adeta elimizde bir ateş topunu taşımak gibi olmuş, kıyamet alametleri bir bir çıkar olmuş, ahlak ve toplum düzeni bir boşluğa bırakılmış, herkesin kendi adaletini kendi tercihlerini kuralları unutarak o plansız durumu bir yaşayış biçimi olarak kabullenmesi söz konusu olmuştur.
Vahdet-i Vücud: Allah'tan başka varlık olmadığına, mevcud olan tek varlığın Allah olduğuna inamak.
__________________
öLürüm yoLuna öLürümde yine boyun eğmem, yakarım dünyayı uğruna ama sana eğiLmem.. öyLe sInIrsIz öyLe Derin öyLe Çok Severim ki KORKARSIN!! Kuruyup çöLe dönsemde Pare Pare oLsamda YENiLMEM!!..
|