Havas Hakkında Yeni Başlayanların Aklını Kurcalayan Sorular (BÖLÜM 3)
BILGININ ALINIS SEKLI
Diğer âlemlerden bu tarafa geçirilen formüller değisik sekillerde verilebilirler. Yurdumuzda son otuzyıl içinde basılmıs ve çok yaygınlasmıs Havâss kitaplarını dikkatli bir sekilde inceleyen kimselerHavâss formüllerinin geçirilislerine dair bazı örneklerle karsılasırlar. Bunlara örnek göstermek gerekirse, Bir sahıs ibadet hâlinde iken ve genellikle de oldukça ileri saatlerde yani üzerine bir yorgunluk, gevseklik çöktüğü bir zamanda karsısında beliren bir varlık ona üzerinde değisik çizimler ve âyetler, esmâlar olan bir levha veya deri parçası gösterir ve gördüğü sekil ve yazıları kaydetmesini, kopyalamasını söyler. Görülen seyler hakkında da, neye yaradıkları, nasıl kullanılacakları gibi bilgiler verir. Baska bir kimse uzun riyazet ve dua dönemleri sonunda, bir gün rüyasında benzeri seyleri görür ve
uyandığı anda bunları kaydeder. Daha baska bir kimse ise görsel olarak birsey algılamaz da kafasının içindeki seslerle bazı seyler alır. Belli bir sıkıntısı için Havâss okuyan veya dua eden bir kimse bu uğrasını uzun zaman sürdürdükten sonra yukarda anlatılan sekillerin herhangi birisi ile, bir varlıktan bilgi alır. Bu iletisim sekilleri genel yapılardır ve en güvenilirleri bilgi veren varlığı direk görmek veya rüyada almaktır. Son iki örnekte anlatılan durumlar ise daha az güvenilirdir. Bilgi veren varlıkların görümümleri ise alıcının din, kültür ve kendi eğitim seviyesine göre değisir. Bazıları sarıklı bir evliya görürken, bazıları bir melek ya da kendi bilinçaltlarındaki melek imajı her ne ise onu görürler. Bazı kimseler gördükleri seyin eskiden yasamıs olan büyük seyhlerin görünüm ve ruhaniyeti olduğuna inanırlarken, bazıları da pelerinli, kapsonlu tipler görebilirler. Hatta demon veya seytan imajı görenler de vardır. Alınan seyler de iyi veya kötü amaçlı uygulamalar olabilirler.
Bütün bunlardaki ortak nokta ise, hiç bir zaman fiziksel olarak birsey alınanamamasıdır. Yani gösterilen sey sadece gösterilir veya kisinin karsısında havaya veya yere çizilir. Bunun kopyalanması istenir ve isi
bitince ortadan kaybolur. Fiziksel bir temas veya fiziksel bir maddenin bu tarafa geçirilmesi söz konusu değildir ve bu da anlatılan kontakların birer Astral kontak olduğunu gösterir.
Havâss kitaplarında sıkça görülen Cin veya baska varlık türlerinin davetleri, onlara bir sey yaptırmak veya birseyler getirtmek, fiziksel kontak türü sayılabilecek seyler burada anlatılan bilgi akısının tamamen dısında olan seylerdir ve bu kontakları sağlayan çalısmalar da zaten yukarda anlatılan bilgi ya da formül geçirilisi ile verilir.
ÖNEMLI NOT
Yukarda anlatılan bilgi alıs verisi bundan yüzlerce yıl önce olup bitmis seyler değildirler. Bu tür bilgi alıslar her zamanda ve dünyanın her yerinde, her inanç sisteminde ve dinde olmus seylerdir ve günümüzde de olmaya devam etmektedirler. Havâss formülleri dediğimiz uygulamalar kadar daha
bir çok konuda bilgi alınması mümkündür ve bu olmaktadır. Konumuz olan Havâss’a bakarsak sunu söylemek gerekir ki, Havâss yüzlerce yıl eskiliğinde olan seylerin papağan gibi tekrarlanması değil, yasayan bir gerçekliktir.
Burada dikkat edilmesi gereken sey sudur. Bilgi alıs verisindeki yöntemler ve görülen seylerle ileri seviyedeki bir sizofrenin dünyası arasında çok az fark vardır ve sizofrenin kafasında yarattığı hayaller ile baska bir âlemden alınan bilgiler kolaylıkla karıstırılabilir. Günümüzde bu tür sahte bilgiler alan deli ya da obsesyonlu kisilerin sayısı da azımsanmayacak kadar çoktur. Bu yüzden her deliyi mürsid kabul etmemek veya bu gibi bir durum kendi basımıza gelirse bilinçaltı fıskırmalarımızı ilahî vahiyler olarak görmemek gerekir. Bu gibi seyler mutlaka kontrol edilmeli ve gerçek bilgi olup olmadıklarına bakılmalıdır.
HEPSI ÇALISMAYAN BIRÇOK FORMÜL
Simdi yeniden bir, iki sayfa öncesine, “Dünya disi zekalardan alinan bilgiler” baslıkı bölümedönerek kaldığımız yerden, konuya devam edelim.
Dünya dısı bir zekâdan uygulama formülleri alan kisi zamanı gelip de ölünce biriktirdiği formüller baska birisinin eline geçer. Ya da usta ölmeden önce elindeki formülleri bir sekilde baska birisine, mesela bir çırağına verebilir. Bu notları elinde tutan kimse notlara “Ahmet hocanın kitabı” gözü ile bakar ve bu notlarla çalısmaya baslar. Bu sekilde çalısma notları elden ele geçerek ve baska ustalara ait notlarla da karıstırılarak giderek siserler. Tabii bu formüllere ilk alıcılarından sonra, Astral âlemden alınan yeni bir bilgi katılmamaıstır. Çalısma notlarını ele geçiren ve bunlarla çalısma yapmak isteyen kimsenin bir karsı cins çalısması yapmak istediğini varsayım. Bu durumda elindeki aynı seyi yapan mesela yirmi kadar formülden birisini
dener. Sansı varsa ve biraz da kâbiliyetli ise ilk denemesinda basarılı olabilir fakat büyük bir ihtimalle de basarılı olamaz. Bu durumda baska bir formül dener ve bu sekilde deneyerek belki besinci, belki onuncu değisik formülle yapılan denemde basarıya ulasır. Yani formüller ilk alıcısında çalısmaktadırlar
fakat onları sonradan ele geçiren kimsede hepsi sonuca ulasamamaktadır. Bunun nedeni çok basit ve açıktır. Söz konusu formüller ilk alıcısına, o kimsenin enerji yapısana, aurasına, kisiliğine göre verilmis seylerdir ve onda hepsi çalısır. Bu çalısmaların bazıları da ilk alıcısına ve o kimsenin istediği hedef kisiye göre yani belli bir enerji karısımına göre tanzim edilmislerdir. Hatta bazıları mesela bir karsı cins iliskileri çalısması ilk alıcının enerji yapısı ve baska birisini isteyen, baska birisi için tanzim edilmistir. Bu durumda da diğer iki kisi ve ustanın yapı ve kisiliği söz konusudur. Anlasıldığı gibi ilk alan ustada hepsi çalısır fakat formülleri sonradan alan ikinci kusak ustada sadece
yüzde elli veya kırkı çalısır. Çünkü formüllerin çoğu onun ve hedef aldığı kimselerin yapısına uymaz. Ikinci kusak usta deneme yanılma yöntemi ile kendisinde çalısan formülleri bulmak zorundadır. Tabii ki, bir çok formülün bazıları onun kullanımına da uygun olabilir.
BAZI KIMSELERDE BASARILI,BAZI KIMSELERDE BASARISIZ OLAN UYGULAMALAR
Yukarda anlatılan durumlardan dolayı Havâss uygulamalarının basarılı olup, olmamaları kisiden kisiye değisebilir. Simdi elimizde basit veya karmasık bir uugulama tarifi olduğunu düsünelim. Ahmet ve Mehmet isimlerindeki iki de uygulayıcı olsun. Hedef alınan kimseler de Ayse ve Lale isimlerinde olan
iki kadın olsun. Aynı uygulamayı Ahmet, Leyla için yapar ve basarılı olur. Mehmet Lale için yapar, basarısız olur. Ahmet leyla’da basarılı olduğu uygulamayı Lale’nin üzerinde dener ve basarısız olabilir. Buna karsılık Mehmet Ayse üzerinde denerse basarılı olabilir. Ya da sadece birisinin her denemesi basarılı olur da, diğeri her denemede basarısız olur. Baska bir uygulama ele alınır, bunda Mehmet her denemede basarılı olur fakat bu sefer Ahmet hiç basarılı olamayabilir. Bu değisik sonuçların nedeni, uygulamaların ilk alınıslarında belli bir kimsenin kullanımı için verilmis olmalarıdır. Ahmet ve
Mehmet’in uygulaması için değil. Bu durumda Ahmet ve Mehmet’in yapabilecekleri en etkili ve mantıklı sey, kendileri ile uyumlu uygulamaları bulana kadar, yapmak istedikleri her tür is için değisik uygulamaları deneyerek çalısmaktır. Özellikle yeni baslayan kimselerin kendileri ile uyumlu uygulamalar bulabilmeleri kolay olmayabilir. Bundan dolayı motivasyon kırıklığı yasamamak gerekir. Bu is nereye kadar sürer? Bu çalısmalar Ahmet veya Mehmet’in ya da her ikisin de iyice ustalasmalarına ve kendilerine bilgi ve kendileri için olan özel uygulamalar verecek olan bir Astral varlıkla karsılasmalarına kadar sürer. Bununla beraber bu tür kontaklar ender rastlanan seyler olmasalar da yine de çok kolay bulunan seyler değildirler. Ömür boyu çalısan, kendileri ile uyumlu bir sürü uygullama bulan ve genel olarak basarılı olan ve hatta büyük usta olarak kabul edilen bir kimse bile ömrünün sonuna kadar böyle bir kontak kuramayabilir. Hatta bir çok alt seviyeli varlıkla iletisin kursa bile söz konusu bilgi alma durumu
olmayabilir.
Buraya kadar yazılanlar Havâss’ta neden aynı isi yapan bir çok farklı uygulama olduğunu izah edebilmek için yeterlidir. Ayrıca özellikle yeni baslayan kimselerin neden bir çok defa basarısız olduklarının da açıklamasıdır. Görüldüğü gibi, aynı seyi yapan farklı uygulamaların çokluğu ilk bakısta zannedildiği gibi saçma ve mantıksız bir durum değildir.
ALINAN UYGULAMALARDAKI GELISMELER
Bazı ustalar da (Tabii ki, usta sözü ile Havâss ustalarını kastediyorum) eskiden kalma uygulamalar üzerinde çalısıp, onları sistematize edebilirler. Bu kimseler kendileri bilgi alacakları bir kontak kurmus olmasalar bile bunu yapabilirler çünkü konuyla olan ilgileri ve Astral âlemden aldıkları bilgi ve sezgi açıklığı bunu yapabilmelerine yeterli olabilir. Bu gibi kimselere örnek vermek gerekirse, kendileri bir kontak kurdular mı, kurmadılar mı? bunu bilemeyiz fakat bir çok uygulamayı toplamak, üzerlerinde tadilat yapmak konusunda Gazali ve Semsül Maarif’in yazarı olan Đmam Ahmed Bin Ali El-Buni’yi gösterebiliriz. Yine örnek vermek gerekirse Kenzül Havâss ve baska bir çok Havvâss kitabının yazarı olarak görülen Seyyid Süleyman el Hüseynî ise ne bir derleme yapmıstır, ne de kendisine ait bir uygulaması vardır. O sadece eski uygulamaları ve bilgileri bir araya toplayıp, kitap hâline getirip, kendi adı ile yayınlamıstır. Bu kimselerin kitaplarını ve konunun islenis tarzını incelemek bu kanaate varmak için yeterlidir.
Aslında, yaygın Havâss kitaplarından bir çoğu gözden geçirildiği zaman su görülür. Bu kitaplar bir kitap formasyonunda hazırlanmıs seyler değildir. Hemen hepsi de sanki düzenli bir kitap değil de, çalısma yapmıs birisinin not defterine benzerler. Büyük bir çoğunluğunda asla neyin, nasıl yapıldığını
anlatan bir kısım yoktur. Sadece eski uygulamalardan olusan ve mesela Esmâül Hüsnâ gibi konularda bol bol Allah’ı övüp, yüceltme sözleri vardır. Teknik bilgi ise hemen hemen hiç yoktur. Teknik bilgi sözünden kasıt ise papağan gibi tekrarlanan bir uygulama değil, o uygulamanın nasıl tanzim edileceğine dair bilgidir.
Buraya kadar yazılanlardan oraya çıkan bir diğer cevap ise, neden kimseye tavsiye edilebilecek “Garantili çalısan” bir Havâss uygulamasının verilemediğidir. Bir ask büyüsü ya da kesin çalısan bir cin davetini istemek düsünmeden yapılan bir istektir çünkü bende çalısan bir uygulama, o uygulamayı isteyen kimselerde çalısmayabilir. Bu isteklerde bulunan kimseler zaten herhangi bir uygulamayı çalıstıracak kadar ileri seviyeli olsalar bu isteklerde bulunmazlar. Kendileri zaten birseyler bulmuslardır. Aslında yapabilecekleri en uygun sey ellerindeki bütün uygulamaları denemektir çünkü en aptalca görünen bir kitaptaki, herhangi bir uygulama, rastgele bir kimsede çalısabilir fakat hiç kimse onlara kesin ve garantili bir uygulama veremez. Bunu yapabilmek için kisinin ki, bu durumda kisi ben
olmaktayım, bilgi veren bir dünya dısı zekâ olması gerekmektedir. Ancak bu sartla bir insana kesin olarak onda çalısabilecek bir Ask büyüsü ya da cin daveti vermek mümkün olabilir.
(Devamı Gelecek. Kaynak : Havasın Derinlikleri)
__________________
Hâşâ zulm etmez hiç, kullarına Hüdâsı. Herkesin çektiği, kendi işinin cezâsı.!
|