Hz. Alinin Okuduğu Salavat
Hz. Ali’nin Okuduğu Salavat (Önce ayeti sonra bu salavatı okurdu)
SALAVAT
ÖNCE AYET;
Bismillâhirrahmânirrahîm, “İnnallâhe vemelâ iketehû yüsallûne alennebiyyi; Yâ eyyühellezîne âmenû, sallû aleyhi ve sellimû teslîme” Lebbeyk
SONRA BU SALAVAT;
Allâhümme ve se’adeyk salavâtullâhil berrir Rahîm, velmelâiketil mukarrabîn, vennebiyyin vessıddîkın veşşühedâi vessâlihîn Vemâ sebbaha leke şey’ün Yâ Rabbel âlemîn Alâ seyyidinâ Muhammed İbn-i Abdullah, Hatemennebiyyin ve Seyyidil mürselîn ve İmâmil müttekîn ve Resûl-i Rabbil âlemîn Eşşâhidil beşîriddâî ileyke bi iznike essirâcil münîr ve aleyhisselâm ve eimmeti ehli beytihî rıdvânullâhi aleyhim ecmaîn
HAKKINDA
Şifâ-i Şerif Kitabından alınmıştır Hz Ali (krv) Efendimiz her ne zaman salavat-ı şerife okuyacak olsa önce ayet-i kerimeyi okur ve arkasından da salavatı söylerdi
BİLGİ;”Şüphesiz Allah ve melekleri Peygamber’e salât ediyorlar. Ey iman edenler! Siz de ona salât edin, selam edin.”(Azhab,33/56) buyuruyor âyette…
alıntı
HZ.ALI (R.A)’NINOKUDUĞU SALAVATI ŞERIFE
Hz. Ali (r.a.)’nın Okuduğu Salavat-ı Şerife
Allahumme salli alâ muhammedin bahri envârike ve ma’de ni esrârike ve ayni inâyetike ve şemsi hidâyetike ve arûsi memleketike ve emni vilâyetike ve lisâni muhabbetike ve imâmi hadretike ve hayri halgıke ve ehabbil halgi ileyke ab dike ve habîbike ve resûliken nebiyyil ummiyyillezî hatem te bihil enbiyâe vel murselîne ve alâ melâiketikel mugarrebîne min ehlissemâvâti ve ehlil eradîne rıdvanullahi teâlâ aleyhim ecmaîne birahmetike yâ erhamerrâhimîne velhamdulillahi Rabbil âlemîn.
Not; Hakkında ve fazileti hakkında bir şey bulamadık.
HZ. FATMANIN (R.ANHA) SALAVATI
HZ. FATIMA ANAMIZIN ÖĞRETTİĞİ SALAVAT:
Salavat:
“Allâhümme salli ‘alâ men rûhuhû mihrâbul ervâhı vel melâiketi vel kevn…
Allâhümme salli ‘alâ men huve imâmul enbiyâi vel murseliyn…
Allâhümme salli ‘alâ men huve imâmu ehlil cenneti ‘ıbadillâhil mu’miniyn”
Anlamı:
Bütün ruhların, meleklerin ve kevne gelenlerin mihrabı, O’nun Ruhu olan Zât’a salât eyle Allâh’ım!.. Bütün Nebilerin ve mürselînin (Rasûllerin) imamı olan O Zât’a salât eyle Allâh’ım!.. Allâh’ın mümin kulları cennet ehlinin imamı olan O Zât’a salât eyle Allâh’ım.
Diğer bir meal;
Ya Rabbi! Babam Hazreti Muhammed’e salât getir. O, bütün kaintaın kıblesidir. Ruhlar, melâikeler ve peygamberler hep ondan şefaat isterler. Ya Rabbi! Benim peygamberim Hazreti Muhammed’e salât getir. Çünkü O, peygamberlerin ve rasullerin reisidir. Ya Rabbi! Babam Hazreti Muhammed’e salât getir. Zira O, mü’minlerin, cennet ahalisinin, peygamberlerin ve rasullerin en hayırlısıdır.
Hakkında:
Bundan üç yüz sene evvel zamanın “GAVS”ı olan Seyyid Abdülaziz Ed Debbağ, bu manevî görevi dolayısıyla, bütün “DİVAN” toplantılarına da katılırdı. Işte bu toplantılardan birinde, Rasûlullâh (s.a.v.)’in kızı olan Hazreti Fâtıma (r.a.) ile arasında cereyan eden olayı şöyle anlatıyor: “DİVAN” toplantılarından birindeydik…
Ben, Rasûlullâh Efendimiz’in sağında oturuyordum diğer arkadaşlarla beraber…
Karşı tarafta da bazı kadın evliyalar ile diğer mânâ büyükleri oturuyordu…
Derken Hazreti Fâtıma geldi ve onların önüne oturarak, cennet lisanı ile şu salâvatı şerîfeyi okudu…
Cennet lisanından her bir kelime veya cümle bir harf ile ifade edilebilir…
Kur’ân-ı Kerîm’in bazı sûre başlarında yer alan elif, lâm, mim, nun, ra, ta, ha gibi harf dahi bu cennet lisanındandır.
Bu şekilde okunan bu salâvatı dinledikten sonra, yanına gidip sordum Hazreti Fâtıma’ya…
— Nedir bu salâvatın ecri yâ Fâtıma?..
Cevap verdi:
— Her kim bu salâvata devam ederse, onun hakkını ödemeye yeryüzündeki bütün ağaçlar, yapraklar, taşlar ve molozlar mücevher olsa, gene de yetmez!..
Bu kadar büyük ecri olacağına inanamadım!..
Hemen Rasûlullâh (s.a.v.)’in yanına gittim ve sordum, buyurdu ki:
— Fâtıma söylemiş ya, daha ne istiyorsun!..
Aynen O’nun dediği gibi!..
Bunun üzerine ilk işim, bu salâvatı şerîfeyi Arapçaya çevirmek oldu.”
Bu salavat-ı şerife Cenab-ı Peygamber’i o kadar övüyordu ki, arkada hiçbir şey bırakmıyordu. İşte size yukarıda nakletmiş olduğum salâvat, böyle bir toplulukta, böyle bir zevât arasında tespit olmuştur…
Artık siz bu salâvatı nasıl arzu ederseniz öyle değerlendirin…
Hiç olmazsa günde yüz defa okumaya çalışalım.
Diğer rivayetler;<Birisi rüyada Hz. Fatımayı gördü ve dediki bu salavatı şerife senin midir ? Hz. Fatıma EVET dedi.Rüyada Hz. Fatımayı gören kişi bunu bir adam yüz defa okursa müjdesi nedir ? dedi. Hz. Fatıma Eğer bu salavatı şerifeyi bir defa okursanız denizler mürekkep, ağaçlar kalem olsa bunun sevabını yazmakla bitiremez buyurdu.>
Kaynak: Tam Dua Kitabı (Yusuf Tavaslı), bir kısmı bu kaynaktan alıntıdır.
|