Gökyüzünü Sarsan Dua (Ya Vedud Ya Vedud)
Gökyüzünü Sarsan Dua (Ya Vedud Ya Vedud)
صحيح؟في حديث عن أنس رضي الله عنه قال: كان رجل على عهد النبي صلى الله عليه وسلم يتجر من بلاد الشام إلى المدينة ولا يصحب القوافل توكلا منه على الله تعالى. فبينما هو راجع من الشام عرض له لص على فرس، فصاح بالتاجر: قف فوقف التاجر، وقال له: شأنك بمالي. فقال له اللص: المال مالي، وإنما أريد نفسك. فقال له: أنظرني حتى أصلي. قال: افعل ما بدا لك. فصلى أربع ركعات ورفع رأسه إلى السماء يقول
Enes radıyallahu anhu (Allah ondan razı olsun) bir mulakatında şöyle söyledi: ticaretle uğraşan bir tacir (tüccar) mümin vardı. Bu tacir ticaretinde helal haramı gözetir. Allah ve Resulü için bu ticareti yapar, herkesin hakkına riayet ederdi. Ticaretini Şam ile Medine arasında gerçekleştirir çoğunlukla da ticaret kervanları ile hareket etmez, tek başına yolculuk yapmayı severdi.
Bir alacağını almış, satacağını da satmış ve Şam’dan Medine ye doğru hareket etmişti. Epeyce yol almıştı ki, baştan aşağı silahlı bir eşkıya ile karşılaştı. Eşkıya bu mümin taciri tehdit etti;
Eşkiya;
"Mallarını şuraya indir, develerini de şu ağaca bağla.”
Mümin tacir:
“Mallarım senin olsun, beni bırak gideyim."
Eşkıya;
"Bugüne kadar soyup da öldürmediğim kimse yok Senin hem mallarını alacağım, hem de canını.”
“Madem beni öldürmeye kararlısın, senden son bir talebim var"
“Söyle talebini”
“Ben Müslüman'ım abdest alıp, iki rekât namaz kılayım ondan sonra beni öldür."
Eşkıya izin verir. Tacir önce abdestini alır, sonra da İki rekât namaz kılar ve ellerini Rabbine açar:
'يا ودود يا ودود ، ياذا العرش المجيد ، يا مبدئ يا معيد، يا فعالا لما يريد، أسألك بنور وجهك الذي ملئ أركان عرشك، وأسألك بقدرتك التي قدرت بها على جميع خلقك و أسألك برحمتك التي و سعت كل شيء، لا إله إلا أنت،يا مغيث أغثني ، ثلاث مرات'
" Ya Vedud! Ya Vedud! Ya Ze’l-arşi’l-mecîd! Ya Mubdi'u, Ya Mu’id! Ya Fe’aalen lima yürid! Es'elüke bi-nuri vechike’l-lezi mele’e erkane arşike ve es’elüke bi-gudretike’l-leti gadderte biha ala cemii halgıke ve es'elüke bi rahmetike-lleti vesiat külle şey'in. La ilahe illa ente. Ya Muğisu, eğisni!" 3 defa
وإذا بفارس بيده حربة، فلما رآه اللص ترك التاجر ومضى نحوه فلما دنا منه طعنه فأرداه عن فرسه قتيلا، وقال الفارس للتاجر: اعلم أني ملك من السماء الثالثة.. لما دعوت الأولى سمعنا لأبواب السماء قعقعة فقلنا: أمر حدث، ثم دعوت الثانية، ففتحت أبواب السماء ولها شرر، ثم دعوت الثالثة، ! فهبط جبريل عليه السلام ينادي: من لهذا المكروب؟ فدعوت الله أن يوليني قتله. واعلم يا عبد الله أن من دعا بدعائك في كل شدة أغاثه الله وفرج عنه. ثم جاء التاجر إلى النبي صلى الله عليه وسلم ، فأخبره فقال المصطفى صلى الله عليه و سلم : (( لقد لقنك الله أسماءه الحسنى التي إذا دعي بها أجاب، وإذا سئل بها أعطى)) صدق الرسول الكريم عليه أفضل الصلاة والتسليم.
وجزاكم الله كل خير.
Mümin tacirin duası bitmişti ki, çok garip bir hadise meydana gelir. Birden beyaz bir at üstünde yeşil elbiseli, elinde de harbe olan bir süvari peyda oldu. Eşkıya şaşırmış, ne yapacağını bilemez bir durumda idi. Eşkıya, taciri ve malları unuttu, ortaya çıkan bu süvariye saldırdı. Süvari bir darbe ile eşkıyayı yere düşürdü.
Süvari tacire dönerek: “Öldür bu eşkıyayı" dedi.
"Ben hayatımda kimseyi öldürmedim, insan öldürmeyi hoş görmem. Beni bağışla.” dedi.
Sonra süvari eşkıyayı bir darbe ile öldürdü.
Tacir sordu: “Sen kimsin?"
“Ben üçüncü kat gökte duran bir meleğim. Bu adamı öldürmeyi Allah Teala bana nasip etti. Sen namazından sonra ellerini kaldırıp duaya başladığında, gök kapılarının çalındığını duyduk, öyle şiddetle çalınıyordu ki. Mühim bir hadisenin olduğunu anladık. İkinci defa dua ettiğinde gök kapıları açıldı. Üçüncü defa dua ettiğinde, Allah Teala, Cebrail Aleyhisselam’ı görevlendirdi.
Cebrail Aleyhisselam şöyle dedi:
‘Dua eden falan mümini kim kurtaracak” Ben talep ettim de görevlendirdiler. Ey Allah Teala’nın mümin kulu! İyi bil ki! Senin yaptığın bu duayı kim yaparsa Allah Teala onun sıkıntısını giderir, ona yardım eder.”
Bu hadiseden sonra mümin tacir yola koyulur ve Medine’ye varır. Soluğu Kâinatın Efendisi Sallallahu aleyhi ve sellem’in huzurunda alır ve başından geçen hadiseyi anlatır. Taciri dinleyen
قَالُوا : اللَّهُ وَرَسُولُهُ أَعْلَمُ , قَالَ : " وَالَّذِي نَفْسِي بِيَدِهِ , لَقَدْ دَعَا اللَّهَ بِاسْمِهِ الْعَظِيمِ الَّذِي إِذَا دُعِيَ بِهِ أَجَابَ , وَإِذَا سُئِلَ بِهِ أَعْطَى "
Kâinatın Efendisi Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurur: "Muhakkak ki, Allah Teala sana esma-i hüsnayı telkin etmiş. 0 isimlerle Allah Teala’ya dua edilirse, İNŞALLAH istenen verilir.”
فصلى أربع ركعات ورفع رأسه إلى السماء يقول:
Dört rekat hacet namazından sonra üç defa okunur
öncesinde bu duayı okuyun
لَا إِلَهَ إِلَّا اللَّهُ الْعَظِيمُ الْحَلِيمُ، لَا إِلَهَ إِلَّا اللَّهُ رَبُّ الْعَرْشِ الْعَظِيمِ، لَا إِلَهَ إِلَّا اللَّهُ رَبُّ السَّمَوَاتِ، وَرَبُّ الْأَرْضِ، وَرَبُّ الْعَرْشِ الْكَرِيمِ
“Lâ ilâhe illâllâhül-‘azîmül-halîm,Lâ ilâhe illâllâhü Rabbül-‘arşil-‘azîm,Lâ ilâhe illâllâhü Rabbü’s-semâvâti ve Rabbül-ardi ve Rabbül-‘arşil-kerîm.” 3 defa
Anlamı: “Büyük ve halim olan Allah’tan başka ilâh yoktur.Yüce Arş’ın sahibi Allah’tan başka ilâh yoktur. Göklerin,yerin ve kıymetli Arş’ın Rabbi olan Allah’tan başka ilâh yoktur.”
sonra ya vedud duası 3 defa okunur.
'يا ودود يا ودود ، ياذا العرش المجيد ، يا مبدئ يا معيد، يا فعالا لما يريد، أسألك بنور وجهك الذي ملئ أركان عرشك، وأسألك بقدرتك التي قدرت بها على جميع خلقك و أسألك برحمتك التي و سعت كل شيء، لا إله إلا أنت،يا مغيث أغثني ، ثلاث مرات'
" Ya Vedudu Ya Vedudu Ya Vedud Ya ze’l arşi’l-mecîd! Ya Mubdi'u, Ya Mu’id! Ya Fe’aalen lima yürid! Es'elüke bi-nuri vechike’l-lezi mele’e erkane arşike ve es’elüke bi-gudretike’lleti gadderte biha halgıke ve bi rahmetikelleti vesiat külle şeyin. La ilahe illa ente. "Ya Muğis, eğisni!" 3 defa
Türkçe anlamı
Ey Vedûd! Ey Vedûd! Ey yüce Arşın Sahibi! Ey kâinatı hiçten ve benzersiz bir şekilde yaratıp bin bir isminin tecellileriyle emsalsiz bir şekilde süsleyen Mübdi'! Ey varlıkları ölümünden sonra yeniden inşa edip dirilten Muîd! Ey dilediği her şeyi yapan! Arşının rükünlerini dolduran Zâtının nûru hürmetine; yarattığın bütün varlıklara hükmeden kudretin hürmetine ve her şeyi kaplayan rahmetin hürmetine istiyorum. Senden başka hiçbir ilâh yoktur. Ey kendisinden yardım isteyene yardım eden! Bana yardım et. Ey güç durumda olanlara yardım eden ve ummadıkları yerlerden ihtiyaçlarını ellerine veren Muğîs! Bana yardım et!
Bir başka okunuş şekli
يا ودود يا ودود يا ودود، ياذا العرش المجيد، يا مبدئ يا معيد، يا فعالاً لما يريد، أسألك بنور وجهك الذي ملأ أركان عرشك ان تصلي على نبينا وحبيبنا وحبيبك سيدنا محمد عليه الصلاة والسلام ، وأسألك بقدرتك التي قدرت بها على جميع خلقك، وأسألك برحمتك التي وسعت كل شيء، لا إله إلا أنت، يا مغيث أغثني، ثلاث مرات.
" Ya Vedudu Ya Vedudu Ya Vedud Ya ze’l arşi’l-mecîd! Ya Mubdi'u, Ya Mu’id! Ya Fe’aalen lima yürid! Es'elüke bi-nuri vechike’llezi mele’e erkâne arşike en tusalli ala nebiyyina ve habibina ve habibike seyyidina muhammedin aleyhis salatu ves selam ve es’elüke bi-gudretike’lleti gadderte biha ala cemii halgıke, ve es'elüke bi rahmetikelleti vesiat külle şey'in, Lâ ilahe illa ente, "Ya Muğisu, eğisni!" 3 defa
sabah- akşam ve hacet namazından sonra üç defa okunur.
kaynak: كتاب " كرامات الأولياء "
هبة الله بن الحسن بن منصور الطبري اللالكائي
kitap Evliyaların kerametleri
Allah'ın hediyesi Hasan bin. Mansur et-Taberi el-Lalekai
|